Bugünlerde değerli insan, tarihçi ve mimar Prof. Doğan Kuban’ın GELECEK adlı kitabını hem okuyorum hem de düşünüyorum.
Yazar aklı geçmiş toplum modellerinde kalmış toplumların en son teknolojiyi kullansalar da geleceği programlayamayacağını savunuyor.
Peki Türkiye gerçekte nerede?
Her şeyin siyah veya beyaz olarak algılandığı ve özgür düşüncenin bastırıldığı bir ülkede geleceği planlamak mümkün olabilir mi?
Bu sabah Linkedin de Türk bilim kadını Betül Kaçar’ın NASA daki yeni görevinden bahsediliyordu, bir çok dostumuz gibi ben de çok mutlu oldum.
Değerli araştırmacı Bekir Ağırdır’ın çalışmalarını okuyorum, ondan öğreniyorum ki gelecek konusunda düşündüğümüzden çok daha fazla duyarlı, eğitimin ve bilimin önemini kavramış genç insanımız var.
Benim üzerine konferans verip çalıştay yaptığım Karmaşaya Evet kitabında karmaşaya yaklaşımımızın geleceğimizi belirleyeceği anlatılıyor, kitaba göre tüm yaratıcılık ortamını tetikleyen şey karmaşanın kendisi.
Evet bir karmaşadan geçiyoruz ama ben bu sürecin ülkemiz için hayırlı olacağına inanıyorum.
Doğan hocamız gibi insanlarımız sorgulayacak, Betül hanım gibi kadınlarımız çiçek gibi açacak ve sonunda ışığa kavuşacağız.
Bu resimdeki insanların çoğu ışığa doğru gidiyorlar.
Okumaya, düşünmeye, paylaşmaya devam edelim.