Mahfi Eğilmez’in Yeni Ekonomi adlı kitabını Tuzla’da bulamadım, ilk fırsatta alacağım ama kendisi ile kitap hakkında yapılan bir röportajı dinledim.
Kitap ile ilgili tanıtıcı yazı şöyle:
“Klasik ekonomik yaklaşımlara farklı bakış ve krizlere karşı yeni çözümler…
Küreselleşme ve ardından gelen Küresel Kriz, mevcut ekonomik bakışın dünyada olan biteni açıklamakta yetersiz kaldığını âdeta gözümüzün içine soktu. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında giderek belirginleşen farklılıkları kavrayamayan ve bu nedenle de duruma özel yaklaşımlar sunamayan ekonomi politikaları, özellikle gelişme yolundaki ülkelerin yaşadığı sorunlara çözüm getiremez oldu. Bu kitap, her ülkenin, popülist dürtülere kapılmadan, bilimin ışığında kendi koşullarına uygun ekonomi politikaları geliştirmesi gereğini ortaya koyuyor.”
Mahfi bey 2008 yılından beri mevcut dünya ekonomik modelinin değişen şartlara ve beklentilere cevap veremediğini vurguluyor.
Rahmetli İsmet İnönü’nün dediği gibi, yeni bir dünya kuruluyor ve Türkiye orada yerini almak zorunda.
Türkiye’ye gelince durumumuz daha da karışık. Mahfi beye göre bizim ekonomi modelimiz ahbap çavuş modeli.
Son seçimler bu modelin ülkeyi istenen refah ve gelişmişlik seviyesine getiremediğinin kanıtı.
Gene kendisine göre sadece ekonomik tedbirlerle netice almak mümkün değil, ayrıca hukuk sisteminden eğitime, tarım reformundan endüstriyel üretim teşviklerine uzanan bir dolu şey yapmak gerekiyor.
Aslında Daron Ademoğlu gibi bir çok tanınmış ve dünya çapında ekonomist de aynı fikirde.
Bazen dışarıda geliştirilen modeller Türkiye gerçeklerine ve kültürüne de uymayabilirler.
Bence biz dünya ile uyumlu ama bizim ülkemize uygun bir model geliştirmeliyiz.
Bu süreç te bölgesel ticaret ve meslek odalarında Mahfi beyin kitabının okunup tartışılması ile başlamalı, sonunda TÜSİAD ve TOBB gibi çatı kuruluşlara kadar taşınmalı.
Bunların hepsinden önemlisi tüm vatandaşlarımızı ortak bir gelecek umudunda birleştiren bir Ülkü ve umut yaratmak.
Tüm insanlarımızı geleceğe hazırlamak, eğitmek ve geliştirmek.
Sadece savunma sanayii ürünleri yaparak ülkeyi kalkındırmak mümkün değil.
İnsanlar temel gıda maddesi ihtiyaçlarını satın alamayacak kadar fakirse beşinci nesil savaş uçağı yapmanın da bir anlamı kalmıyor.
Bence bu kitabı hep birlikte bizde okuyalım ve tartışalım.
Düzgün bir ekonomik modelimiz olmadan düzgün bir iş dünyamız olamaz. Liderlik, kapsayıcılık, motivasyon, takım oyunu gibi kavramlar ancak düzgün bir model ile mümkündür.
Futbola harcadığımız duygusal enerjiyi gelin biraz da bu konulara yönlendirelim.