SULAR ÇEKİLDİKTEN SONRA AKLIMDA KALANLAR
#icfconverge23
Geçtiğimiz 13 Eylül günü ICF Türkiye üyesi meslektaşlarıma Ağustos ayında Orlando’da katıldığım ICF CONVERGE23 hakkında görüp öğrendiğim şeyler hakkında bir sunum yaptım, arzu eden tüm Koç derneklerine ve okullarına da aynı sunumu yapmaya hazırım.
Mevlana hazretlerinin bir sözü benim şu anki yaşam felsefem oldu, Bir mum başka mumları yakarsa kendi ışığından bir şey kaybetmez ama her yer daha aydınlık olur.
Hepimiz dünyayı kendi ilgimize, bilgimize ve görgümüze göre algılıyoruz.
Orlando kısaca inanılmaz bir bilgi, görgü ve duygu şenliği idi, bir sele kapıldık gittik, Alis Harikalar diyarında okuduğumuz hep geç kalan tavşan misali toplantıdan toplantıya koştuk, kendimizden çok farklı insanlarla tanıştık, konuştuk, sonra gördük ki hepimiz aynı insan temasının farklı çeşitlemeleriyiz, aynı doğal iç güdülerimizle yaşamaya devam ederken bir yandan da hepimizin içinden geldiği okyanusa varmaya çalışan damlalarız.
Katıldığım toplantılardan bana göre aldığım ilhamlar ve veya bilgiler şöyle:
1) Kurumlarda koçluk kültürünün yerleşebilmesi için Koçluğun o kurumun stratejik hedefleri ile örtüşmesi, tüm yönetimin koçluğa inanması, bu işe ciddi bir bütçe ayrılması gerekiyor.
2) Koçlar başkalarına sordukları güçlü soruları zaman zaman kendilerine sorarak içlerinde oluşabilecek kör noktaları görebilirlerse harika gelişim fırsatları oluşur. Bu yüzden merakınızı Özgür bırakmanız gerekir.
3) Günümüzün değişen karmaşık dünyasında koçların gözüpek olması, kendi kendilerini sürekli dürtmeleri ve inovasyon yaratmaları gerekir. En tehlikeli insan en çok korkan ama harekete geçebilecek kadar cesur olan insandır.
4) Kültürel farklılıklar koçlukta farklı ülkelerde bir etik anlayışı kullanılmasını gerektirebilir.
5) Z Kuşağının farklılıklarını anlamak onlara koçluk yapabilmek için çok önemlidir.
6) Kurumlarda kutuplaşma işaretlerini görmek ve önlemek mümkündür ve kurum kültürü açısından çok önemlidir.
7) Koçluk alan kişiye iznini alarak fotoğraflarını çekerek koçluk yapmak çok etkili bir yaklaşımdır.
8) Yapay Zeka Koçluğun yerini alamaz ama koçlar için çok etkili bir kişisel süpervizyon aracı olarak kullanılabilir.
9) Beyin bilimi bir roket bilmi değildir, insan davranışlarını anlamak için alim olmaya gerek yoktur.
10) Takım Koçluğu ile kurumların performansını geliştirmek mümkündür.
11) Çocuklara nasıl koçluk yapılmalıdır?
12) Koçluk yaparken kültürel farklılıklar nasıl göz önüne alınabilir?
Ben 12 etkinliğe katılmışım ama en az 24 tane de kaçırmış olmalıyım.
Beni asıl etkileyen şey 68 ülkeden gelen bir çok koçun bir arada yarattığı büyük enerji oldu, onu kelimelerle anlatamam.
Şu sorularımın cevabını bulamadım:
1) Siyasetçiler hiç bir yerde koçluk almıyorlar, alsalardı neler farklı olurdu?
2) Çocuklara koçluk becerileri eğitimi verebilseydik neler farklı olurdu?
3) Kendi öz kültürlerimizden İlham alarak bir koçluk modeli yaratabilir miyiz?
Çok okuyan değil çok gezen bilir.🙃