Yukarıda kapağını gördüğünüz kitap, “İnsanın Anlam Arayışı” bir çok kişi tarafından 20. Yüzyılın en önemli kitaplarından birisi olarak kabul ediliyor.
Viktor Emil Frankl’ın bu kitabını herkesin mutlaka okuması gerektiğine inanıyorum.
İkinci dünya savaşında bir toplama kampına atılan psikolog Frankl daha sonra orada yaşadıkları ve onlardan çıkardığı şeyler üzerine bu kitabı yazmış.
Yazara göre insanı yaşamda ayakta tutan şey onun içinde bulduğu anlamdır, bu anlam çok çeşitli şeyler olabiliyor, bir insana olan sevgi, bir ideolojiye veya inanca olan bağlılık, herkes için çok farklı olan anlamlar var, ama özeti şöyle, yaşamında anlamı kaybeden insan için beden artık direnmiyor.
Şu çok sıcak yaz günlerinde ciddi bir ekonomik kaos ortasında bunalan ülkemi ayakta tutacak anlamların ne olabileceğini düşünüyorum:
Çok beğendiğim düşünce insanı Bekir Ağırdır bey kitaplarında Türkiye için şöyle söylemişti:
“Yeni bir hikayeye ihtiyacımız var. Yeni hikaye olmadan sadece eskinin kurum ve kurallarına geri dönerek bu krizden kurtulduğumuzu sanabiliriz. Kendimizi de kandırabiliriz. Karşımızdaki mesele bundan çok daha derin. Çok daha derin bir yoksulluk ve adaletsizlikle karşı karşıyayız. Sadece yardım politikalarıyla bu işi halledemeyiz. Dolayısıyla yalnızca ulus devleti katılımcı demokratik düzene göre değil, sosyal devlete, dayanışmayı, onurlu yaşam hakkını esas alan sosyal devleti kurmalıyız. Her bir bireyin kimliğine bakmaksızın 85 milyonun onurlu yaşam hakkını inşa edecek yeni bir söze, yeni bir vizyona, yeni bir hikayeye ihtiyacımız var”
Değerli işadamı Hilmi Güvenal ise kitabı “Yol Yakınken”de işimizi nasıl yenileyeceğimiz, krizlerden nasıl kurtularak yeniden yapılanacağımız konusunda şu yöntemi öneriyor:
YES, Yeniden Sıfırdan…
Tüm öncelikleri Baştan düşünmek ve yapıları sürekli yenilemek…
Türkiye Cumhuriyeti 100 yıl önce kuruldu, aradan geçen zaman içerisinde gelişti, büyüdü ve yıprandı.
Üç kişiye göre üç soru sormak istiyorum:
Viktor Frankl’a göre:
Bugünün Türkiyesi için onu sürdürmek için gereken yeni anlamlar ne olmalı?
Bekir beye göre:
Yeni bir Türkiye başarı hikayesini kimler bir araya gelerek yazabilir?
Hilmi Beye göre:
Türkiye Cumhuriyeti bugün sıfırdan yeniden kurulsa idi nasıl bir devlet kurardık?
Hava sıcak ama sorular daha da sıcak.
Hiç kimsenin tek başına altından kalkabileceği Sorular da değil ama düşünmeye değmez mi?