Çok şükür Cumhuriyetimizin 100. Yaşını gördük.
Ben 75. yıl kutlamalarını hatırlıyorum. Aradan çok zaman geçti, anlayışlar çok değişti.
Cumhuriyetin ülkemize kattığı şeyleri teker teker sıralamaya kalksak, alt başlıklarıyla birlikte koca ciltler yetmez.
Ünlü sinema yönetmeni Sergei Eisenstein Potemkin Zirhlsı adlı filminde Sovyet Devriminin bütününü anlatmak yerine onun içerisinden aldığı iki öyküden yola çıkarak devrimin bütünün ruhunu anlatmayı seçmişti.
Ben de kadınlarımız üzerinden Cumhuriyetimizi ruhunu değerlendirmek istiyorum
Ülkemizin gurur duyduğu şirketler grubu Koç Holding Cumhuriyetimizin 100. Yılını özel bir çalışmayla kutladı.
Cumhuriyetin 100 Değeri.
Bu bir web sayfası, içinde her bir değer tek bir resimle ifade ediliyor ve o resmin üzerine tıklayınca konu edilen değer ile ilgili tarihi bilgi açılıyor.
Bu değerlerin içerisinde neler yok ki.
Ancak o değerlere baktıkça ve düşündükçe Cumhuriyetimizin ülkemize kazandırdığı bu değerlerin temelinde öncelikle insana ve özellikle de kadına verdiği değerin yattığını gördüm.
Bakın Atamız kadınlarımız için neler söylemiş:
• Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.
• Dünyada her şey kadının eseridir. Kadınlarımız eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya çalışmalıdırlar.
• Milletimiz güçlü bir millet olmaya azmetmiştir. Bunun gereklerinden biri de kadınlarımızın her konuda yükselmelerini sağlamaktır. Bundan dolayı kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar ve erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamaklarından geçeceklerdir.
• Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur.
Bugün sorulması gereken yeni sorular var:
• Bu Cumhuriyeti kurduktan sonra neleri başardık neleri istediğimiz gibi gerçekleştiremedik?
• Bu gerçekleştiremediklerimizi nasıl ele alıp doğru sonuçlara ulaşabiliriz?
Belki de şu düşünce bize bu konuda bir yol gösterebilir:
Cumhuriyetimiz için yeni bir bakış açısına ihtiyacımız var.
Her bir bireyin kimliğine bakmaksızın 85 milyonun onurlu yaşam hakkını inşa edeceğimiz, Atatürk’ün Işığında, yeni bir söze, yeni bir vizyona, yeni bir hikayeye ihtiyacımız var.
Çok zor günlerden geçiyoruz.
Sadece biz değil dünya da büyük bir değişimin yarattığı kaos içinden geçiyor, uluslararası dengeler sürekli değişiyor, belirsizlik her yerde.
Atatürk böyle zamanlar için şöyle demişti:
“Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır.”
Bu umudu yüreğimde taşıyarak sizlere soruyorum:
Cumhuriyetimiz için siz bireysel olarak neler yapmaya hazırsınız?
CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN