İnsan çevresine merakla bakarsa her şey bir ilham kaynağı olabilir.
Resimde gördüğünüz şey bir lambalı amplifikatör, rahmetli arkadaşım Ersin Günoy’dan bana kalan bir emanet, oldukça eski bir ürün, eniştem Selim Atamer’in sayesinde yeniden yaşama döndü, bir audiophile için mücevher değerinde.
Şimdi gelelim öğretiye.
İlk iş her şeyin ustasını bulmak, bu sadece para ve muhit değil aynı zamanda sevgi ile ilgili. Sonra onlara ne istediğini net olarak belirtmek ve işlerine karışmamak. Sonra ortaya çıkan amplifikatörün en iyi performansı vereceği sistemi kurmak, speaker seçimi, speaker kablosu seçimi, CD player ve DAC seçimi, sonra speaker için doğru pozisyonu oluşturmak, sonra sistemi besleyen elektriğin filtrelenmesi, oda akustiğini düzenlemek, yani iş amplifikatörü bulduğunuz zaman yeni başlıyor.
İş hayatına transpoze edersek şu ortaya çıkıyor.
Doğru elemanı bul, sev, eğit, geliştir, ne istediğini net olarak belirt ve onun içinde etkili olarak çalışabileceği ortamı hazırla.
Şaka değil, ünlü yönetim gurusu Peter Drucker da kitabında aynı bu şeyleri söylemişti.
Ve bu bir tesadüf de değil. Başarının anahtarı her iki dünyada da aynı.
Sadece bakmak yetmiyor, görmek ve düşünmek sizi başka boyutlara taşıyabilir.
Siz neye bakıyorsunuz ve neleri görüyorsunuz?