Yarın 10 Kasım, ulu önderimiz Atatürk’ümüzün aramızdan ayrıldığı gün.
Yarın Anıtkabir dolacak ve taşacak, bu güzel ülkemin güzel insanları onu ebedi istirahatgahında anmak üzere koşacaklar. Yer gök Atatürk olacak, ondan ilham almaya devam edeceğiz.
Ben bu yaşıma kadar ondan daha daha güzel bir insan tanımadım, onun kurduğu cumhuriyetin bir parçası olmaktan gurur duyuyorum.
Atatürk hakkında bu güne kadar bir çok şey söylendi ve yazıldı, geçmiş yüzyılın en önemli devlet adamı olduğu konusunda hiç şüphe yok, ayrıca bu yüz yılda da onun ilerisine geçebilecek devlet adamları olabilir mi bilmiyorum.
Bugün ben Atatürk’e kendi mesleğim olan koçluk perspektifinden bakmak istiyorum. Geçmiş bir anma töreninde son dakika da asıl konuşmacı gelemeyince onun yerine benim bir konuşma yapmam istenmişti, hazırladığım konuşmanın başlığı şöyle idi:
En büyük Koç Atatürk…
Konuşmamı hazırlarken temel koçluk yetkinlikleri ile başlamıştım.
Bana göre Atatürk Cumhuriyeti kurarken bu yetkinliklerin hepsini kullanmıştı.
Gelin bence en çarpıcı olanlarına bakalım:
İLİŞKİYİ BİRLİKTE VE EŞZAMANLI YARATMAK;
Müşteri ile Güven ve Samimiyeti Oluşturmak (Milleti ile böyle bir ilişki oluşturdu)
Koçun Varlığı (İstiklal savaşının her aşamasında ve her köşesinde bulundu)
ETKİLİ İLETİŞİM;
Aktif Dinleme (Her halde biz koçların bu konuda ondan öğreneceği çok şey var)
Güçlü Sorular Sorma (Bu soruların cevapları ona Cumhuriyet düşüncesini verdi)
Direk İletişim (Halkı ve askeri ile hep birlikte oldu, hep açık konuştu)
ÖĞRENMEYİ KOLAYLAŞTIRMA VE SONUÇLAR
Farkındalığı Yaratma (Halkında yarattığı farkındalık ya İstiklal ya Ölüm oldu)
Hareketleri Tasarlama (Eylem adımlarını dikkatle tasarladı, gerekince savaştı)
Planlama ve Hedef Koyma (Hedef genç bir Cumhuriyet kurmaktı, korkmadı hedef koydu)
Gelişimi ve Sorumluluğu Yönetme (Ölümü göze alarak Savaşı kendisi idare etti, Büyük Millet Meclisini kurdu ve ilk Cumhurbaşkanı oldu)
Atatürk bize başka sözler de söyledi:
Eğer bir gün benim sözlerim bilimle ters düşerse bilimi seçin
Sadece bu söz bile onun muhteşem vizyonunu tek başına ifade eder.
Benim yukarıda bahsettiğim konuşmam için değerli devlet adamı Tınaz Titiz beyden bana konuşmaya ışık tutacak bir kaç şey vermesini rica ettim, beni kırmadı ve şöyle dedi:
Atatürk bir konuşmasının sonunda gençlere hitap ederken “Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur” demişti. Burada kastettiği şey bizim kan grubumuz değildir, bu muhteşem ülkenin asırlardan beri mevcut olan kültürü ve bilgeliğidir, o bize her zaman yol gösterecektir.
Kiminiz şimdi acaba Atatürk Mentor olmasın diye düşünebilir, olsun, insan hangi açıdan bakarsa onu o perspektiften görebilir. Bana göre “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir” sözü onun mentor yönünü gösterir.
Atatürk bugün hala kurmuş olduğu eseriyle bize koçluk yapmaya devam ediyor.
Bize bir soru sorsaydı şunu sorabilirdi:
Daha iyi bir Türkiye için bir Koç olarak neler yapmanız gerekiyor
Cevabım şu olurdu, daha fazla aydınlık ve farkındalık yaratmak.