Suna Hanımı kaybettik. Ailesine, Koç Grubu çalışanlarına ve tüm sevenlerine baş sağlığı diliyorum.
Hepimizin hayatı evrenin muazzam boyutları açısından bakılınca çok ufak ve önemsiz gözükebilir, ama gene de her insan kendisine çizdiği yol ile insanlığa büyük şeyler katabilir. Ben kaybettiğimiz insanların ardından üzülmek yerine onlardan bize kalan mesajı anlamayı tercih ederim. Bugün de aynı soruyu soruyorum:
Suna Hanımdan ne öğrendik?
Suna hanım bu sorunun cevaplarını bulabileceğimiz bir kitabı bu dünyadan göçmeden önce bize bıraktı:
Ömrümden uzun ideallerim var.
Ben bu kitap ile ilgili bir radyo programı yapmıştım, orada kitaptan bir cümle beni çok etkilemişti:
Eleştirenlerden değil, eleştirilenlerden olun. Eleştirip sorumluluk almazsanız, sorumluluğun dışında kalıp, eleştirmeyi yeğlerseniz, beğenmediğiniz bir düzen içinde yaşamınızı sürdürmek zorunda kalırsınız.
Kitap, Ömrümden uzun ideallerim var!
Bu yüzden de içinde olduğum tüm topluluklarda ve gruplarda aynı şeyi sordum: Peki, biz bu konuda nasıl olumlu bir katkı yapabiliriz?
Bu sabah Suna Hanımı düşünürken onun hayatının özeti olabilecek o cümleyi tekrar düşündüm:
Ömrümden Uzun İdeallerim Var.
Bana göre bu tek cümle üzerinde hepimiz düşünmeliyiz.
Sizin ömrünüzden uzun idealleriniz neler?
Bu gün idealleriniz için ne yapıyorsunuz?