MARAŞ DEPREMLERİ ÜZERİNE-3

İnsan lider olarak mı doğar yoksa şartlar mı insanı lider yapar?

Ben her ikisinin de doğru olduğuna inanıyorum.
Ayrıca liderliğin bir yere kadar öğrenilebileceğini de düşünüyorum.

Yaşamakta olduğumuz büyük acı iki önemli insanı ve lideri ortaya çıkardı.

Önce Haluk Levent, felaketin başından beri onu ve kurmuş olduğu AHBAP adlı yardım örgütündeki arkadaşlarını hayranlıkla izliyoruz. Yaptıklarından dolayı hepimiz ona teşekkür ediyoruz.

Halk en güzelini söyledi, tüm sosyal medya şu cümle ile çalkalanıyor:
KIZILAY’ın başına Haluk Levent.

Sonra Nasuh Mahruki, 1999 depreminin kahramanı, arama kurtarma teşkilatı AKUT’u kuran insan. Siyasi baskılarla kurduğu örgütten atıldı. Onun yerine kurulan AFAD ise tüm iyi niyetli çabalarına rağmen etkisiz kaldı. Halk bunu da özetledi:
AFAD’ın başına Nasuh Mahruki.

Bir de ülkemizin insanlarının kendi çabalarıyla düzenledikleri sayısız yardım çalışması var.
Bunlar da toplu liderlik girişimleri.

Ben bunlardan parçası olduğum ikisini sizle paylaşmak isterim; Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği, BUMED, ve Boğaziçi Mezunlar Korosu.

BUMED çok kısa bir zaman önce yerinden yurdundan edildi, çok sıkıntılı günler geçirirken deprem felaketi yaşandı, dernek üyeleri kendi dertlerini unutup toplumdaki bir çok kesimler gibi deprem mağdurları için yoğun bir yardım kampanyası başlattılar.

Boğaziçi Mezunlar Korosu’da Müzik notalarını bir köşeye koyup hayranlık verici bir yardım faaliyetine başladılar.

Bunun dışında yüzlerce dernek, şirket ve sayısız insan olağanüstü bir çaba ile deprem mağdurları için el ele verdiler.

Bir çok yabancı devlet yardım ve kurtarma ekiplerini gönderdi. Çok düşmanımız olduğunu düşünüyorduk ama ne kadar çok dostumuz olduğunu öğrendik.

Linkedin’de yüzlerce yardım organizasyonları okudum, iş yaşamında nasıl daha etkin oluruz yerine gündem insani yardım çabalarına döndü.

Sonuç olarak şunu görüyoruz, liderlik sadece bir mevki değil insanları harekete geçirebilme sanatıdır ve gerektiği zaman lider gerektiği zaman takip edici olmayı öğrenmemiz gerekmektedir.

Tüm bu güzel insanlara içtenlikle teşekkür ediyorum, Allah hepinizden razı olsun.

Siyaset konuşmanın yeri değil ama;
Siyasetçiler bu sınavda toplumun çok gerisinde kaldılar.

Türkiye’nin çok değerli ve duyarlı insanları var, bir felaket anında o büyük güç açığa çıkıyor.

Acımız henüz çok taze ve felaketin boyutlarını henüz tam olarak anlayamadık. Yavaşça o gerçek de üstümüze bir karanlık olarak çökecek. Ancak insanlık devam ediyor.

Değişeceğiz, değişmek zorundayız, siyasetten başlayarak tüm kurumlarımızı yeniden ele almak ve modern bir sosyal devlet kurmak, insanlarımızı akıllı zekanın şekillendireceği yeni bir dünyaya hazırlamak zorundayız.

Bunun alternatifi yok. Türkiye bu dönüşümü başaracak inanıyorum.

Haluk Levent ve Nasuh Mahruki’nin açtığı yoldan yepyeni liderler çıkacak.

Depremde yaşamını kaybeden tüm insanlarımız için Allahtan rahmet diliyorum.

Kategoriler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir