Dante şöyle demiş:
Cehennemdeki en sıcak köşeler büyük ahlaki krizler sırasında tarafsız kalanlar için ayrılmıştır.
Bugün sadece Türkiye değil, tüm dünya çok derin bir ekonomik gözüken, ama temelde ahlaki olan bir krizden geçiyor. Bir çok ülke ve insan bu krizden kişisel çabaları ile korunmaya çalışıyor.
Halbuki krizin bize vermeye çalıştığı ders ise bunun tam tersini söylüyor:
Birleşin, konuşun, dinleyin ve birbirinizi anlayın.
Normal dediğiniz şey acaba ne kadar normaldi ve sürdürülmesi ne kadar mümkündü?
Dünya hepimizin birlikte içinde yaşadığı bir akvaryum, onun içindeki su bir bölgesinde kirlenirse sonunda tüm balıklar hastalanır.
Biz kendi akvaryumumuzdaki kirlenmeye ilgisiz kalarak Dante’nin kehanetindeki cehennem köşelerini hak ettik.
Doğa ise bize son bir sarı kart çıkarttı. Ya oyun stilimizi değiştireceğiz ya da kırmızı kart görüp atılacağız.
Her şey gibi iş hayatımızın vizyon ve misyonlarını gözden geçirmek zorundayız. Bu sadece teknolojinin mümkün kıldığı, evden, zamandan ve mekandan bağımsız çalışma değil.
Bir şirket olarak niye varız?
Bu dünyaya ne katmak istiyoruz?
Para kazanmak hayatın bütünü içinde ne için gereklidir, ne kadar önemlidir?
Dante’ den bir cümle ile bitirelim:
Güzellik ruhu harekete geçirir.
Ne dersiniz?