Yollar önce çalıştığım bir şirketin sahibi Amerikan emeklilik fonlarını Rusya’da birlikte yatırım yapmak için ikna etmeye çalışıyordu.
Bizi ziyaret eden bir fon yönetim kurulu başkanına harika bir sunum yaptık, ofisimiz de çok şık ve etkileyici idi. Misafirimizi ikna ettiğimizden çok emindik.
Misafir gülümsedi ve bizim şirket sahibine şöyle dedi:
Yaptığınız şeyler çok güzel, vizyonunuz harika, birlikte çalışırsak büyük şeyler başarabileceğimizi görüyorum. Çok yetenekli bir insansınız bu belli.
Ancak merak ettiğim başka bir şey var. Siz çok seyahat ediyorsunuz, Allah göstermesin bir kaza olsa sizi kaybetsek, başlattığımız projeleri sizden sonra kimlerle sürdüreceğiz bilmek istiyorum.
Kısacası takımınız kimlerden oluşuyor?
Bir sessizlik oldu, şirket sahibimiz şaşırmıştı, o toplantıya katılan yatırım danışmanı bir arkadaşımızı gösterdi ama misafirin sorduğu sorunun cevabı havada kalmıştı.
Amerikalı misafirin sorduğu soruyu hiç unutmadım. Bu soru sadece iş hayatı için değil hayatın her yönü için geçerlidir. Aileniz, çocuklarınız, arkadaşlarınız, toplumda, siyasette, sivil toplum kuruluşlarında üstlendiğiniz her sorumluluk için düşünülmelidir.
Kısacası, sizin değişik konulardaki takımlarınız kimlerden oluşuyor? Sizden sonra misyonunuzu kimler sürdürecek, bence düşünün.